Ben Oktay. Evli biriyim ve uzun senelerden beri aynı apartmanda yaşıyorum. Bundan 3 yıl ilkin evsahibinin oğlu ve gelini belirleme dolayısıyla Götten Sikişya gelmişlerdi. Bizim binada evsahibinin yukardaki boş dairesine taşındılar. Onlarla tanıştıktan sonrasında, gelinle karım iyi dost oldular, sürekli birbirimize gidip gelmeler başladı. Gelinin adı Banu idi. Banu oldukça samimi bir hanımdı, 2 evlatları vardı, fakat oldukça seksi biriydi.
Birgün gene onBeylikdüzü oturmaya gittik. Banunun oğlu oldukça şimarık bir çocuktu, devamlı annesini bezdirirdi. Bir baktım annesinin götüne vuruyor, annesinin götünü çimdikliyor, eteğini falan aşağı çekiyordu. Bu dalaşma esnasında Banunun beli açılmış ve giydirilmiş olduğu tangasına kadar görmüştüm. (O sırada babası bilgisayarda birşeylerle uğraşıyordu). Banu benim gördüğümün farkına vardı ve yüzü kızararak bana baktı. Ben birşey olmamış benzer biçimde davranıyordum. Her neyse, biz birazcık daha oturup, karımla kalktık evimize gittik. Ancak ben iyice azmıştım, Banunun bıldır bıldır götü ve giymiş olduğu seksi tangası aklımdan çıkmıyordu. O gece yatağa girince, Banuyu siktiğimi hayal ederek karımı 2 posta, deli benzer biçimde siktim!
Ertesi gün işten birazcık erken gelmiştim. Karım evde yoktu. Kesin yukarı çıkmıştır diye düşünerek Banuya telefon açtım, “Karım sizde mi?” diye sormuş oldum. “Yok Oktay abi, istersen gel, çocuklar yiyecek yiyor, sen de ye!” dedi. Ben de, “Tamam!” dedim ve yukarı çıktım. Yiyecek yedikten sonrasında Banu, “Çay içelim!” dedi. “Olur!” dedim. Çay içiyorduk. Oğluyla kızı, “Anne biz parkta oynamaya gidiyoruz!” dediler çıktılar. Banu ile havadan sudan konuşuyorduk. Banu, “Oktay abi, akşam olanlardan dolayı özür dilerim, oğlum birazcık saftır, ne yaptığını bilmez!” dedi. Ben birazcık aptala yattım, “Anlamadım?” dedim. “Oğlum akşam popoma vuruyordu ya hani, sen gördün! Ümit ederim ayıplamazsın?” dedi. “Haa, o sorun mi? Yok canım ne ayıplayacağım, çocuk daha!” dedim. O da, “Evet, çocuk işte!” dedi. “Ancak şu da var ki…” dedim (cümleyi bilerek yarım bıraktım). Banu cümlenin sonunu beklerken, “Her neyse boşver, ben artık gideyim!” dedim ve kalktım evime indim.
Eve inince derhal wcye girip, Banuyu düşünerek 1 posta 31 çektim. Ayrıca karım geldi, pazara gitmiş. “Ne vakit geldin?” dedi. “Şimdi geldim.” dedim. Gece oldu Banu balkondan karıma seslendi, “Erkekankardeş gel oturalım!” dedi. Karım da, “Tamam geliyorum!” dedi. Banunun kocası olmadığından ben gitmedim. Banu karıma anlatmış, Oktay abiyle birlikte yiyecek yedik diye (fakat öteki konuştuğumuz, oğlunun poposuna vurma meselesini anlatmamış).
3 gün sonrasında, ben işten dönerken, Banu da markete gidiyormuş, apartmanın girişinde karşılaştık. Bana, “Oktay abi, kocam çalışıyor, akşam beni köye annemlere götürürmüsün?” dedi. “Tamam, götüreyim!” dedim. Eve girince karıma söyledim, “Sen de gel, beraber gider geliriz.” dedim. Karım, “Ben gitmem, köyleri oldukça uzak, sen götür!” dedi. Köyleri 45-50 km falanmış. Gece Banu çocuklarla geldi çaldı kapıyı, karımla vedalaşıp indik aşağı, bindik arabama ve yola çıktık. Yol süresince hep havadan sudan konuştuk. Ayrımettim ki, çocuklar var diye Banu konuştuklarına dikkat ediyor, bazı konuBeylikdüzü bilhassa girmiyordu. Her neyse, vardık annesine. Ben orda kalacaklar diye tahmin ediyordum ki, Banu kalmayacaklarını söyleyip, beni de içeri çağrı etti. 2 saat oturduk. Art dönecektik. Çocuklar, “Biz burda kalmak istiyoruz!” dediler. Banunun anası de, “Nede olsa okul yok, haftasonu kalsınlar!” diyince, çocuklar orda kaldı, biz geri dönmek suretiyle yola çıktık.
Köyden uzaklaşır uzaklaşmaz Banu derhal sordu, “Oktay abi, ogün birşey diyecektin demedin, ne söyleyecektin?” dedi. Ben de gene, “Boşver, söylemeyim!” diyerek Banuyu iyice meraklandırıyordum. Koluma yapışıp, “Ne olur söyle hadi, merak ediyorum!” diye ısrar edince, “Söylerim fakat kızmak yok!” dedim. “Söz kızmayacağım, söyle!” dedi. Halen kolumu bırakmamıştı. “Biliyormusun Banu, Tanga külot sana oldukça yakışıyor, seni olduğundan daha seksi gösteriyor. Hatta…” dedim, (gene cümleyi tamamlamadım). Banu kolumu öyleki sıkı tutuyordu ki, “Evet, Hatta? Devam et!” dedi. “Hatta okadar tahrik oldum ki, eve varınca seni düşünerek karımı 2 posta becerdim! Valla kocan oldukça talihli bir adam!” dedim. Bu tarz şeyleri konuşurken benim yarak çadırı kurmuştu çoktan…
Banu bana kızacak diye beklerken, Banu derin bir nefes aldı. Sormuş oldum, “Ne oldu? Oldukca mu kızdın?” dedim. “Yok kızmadım Oktay abi, fakat yarama tuz bastın!” dedi, kocasının ilgisizliğinden bahsetti. Meğersem Banu kocasından oldukça dertliymiş, konuştukça konuştu. “Kocam annesinin babasının sözünden çıkmıyor, keşke gelmeseydik Götten Sikişya! Bana karşı tüm ilgisini yitirdi!” diye anlatmaya devam etti. Ben de yangına körükle gidip, “Doğrusu cinsellik hayatınızı da mı etkiledi?” dedim. “Oktay abi, esasen çoktan beri cinsellik yaşantımız falan yok!” dedi. Bana cesaret gelmişti, bir sigara yaktım ve Banuya uzattım, “Al bir sigara iç, efkarın dağılsın!” dedim. Sigarayı verirken elini tuttum, tepki vermedi. Bundan cesaretlendim ve elimi bacaklarına attım. Yine tepki vermeyince, (içimden bu iş tamam, o da istiyor dedim) bacağını okşamaya başladım. Oldukca geçmeden Banu da elini yarağıma atınca, ben anayoldan ormana giren ilk yola saptım, 200 metre falan gittim ve arabayı sota bir yere durdurdum…
Çabuk Banunun dudağına yapıştım. O da dünden razıymış esasen, başladık öpüşmeye. Yabancılerim de boş durmuyordu, bir elimi tişörtünün altına yerleştirip göğüslerini, öteki elimi de eteğinin altına yerleştirip, külodunun üstünden amcığını okşuyordum. O da benim yarrağımı pontolonun üstünden okşamaya devam ediyordu. Ben, “Arka koltuğa geçelim!” dedim. Geçtik, ben bunu öpmeye okşamaya devam ettim. “Oktay abi, birazcık acil edelim, şimdi annemler vardınız mı diye ararlar!” dedi. “Tamam!” dedim, ilkin derhal kendi pantolonumu ve donumu çıkardım, sonrasında da Banunun külodunu çektim çıkardım bacaklarından. Banu bacaklarını ayırıp, sikimi amına sokmamı beklerken, ben yumuldum amına ve amcığını yalamaya başladım. Banu oldukça şaşırmıştı, “Oktay abi, ne yapıyorsun?” dedi. “Am deliğini yalıyorum! Kocan asla yalamadı mı?” dedim. “Yoooo!” dedi. “Ben yalamadan sikmem!” dedim ve yine yumuldum. Dilimi amına sokunca, ilkin irkildi, sonrasında zevkten inlemeye başladı…
Ben yaladıkça uçuyordu. Amından şarıl şarıl sular gelmeye ve boşalmaya başlamıştı. “Sınıri sik artık, geç kaldık!” diye saçlarımı asılıyordu. “Tamam aşkım, sikeceğim, sakin ol!” dedim, doğrulup, Banunun o güzel amına yarrağımı sürtmeye başladım. Banu daha da kudurmuştu, “Oktay abi sok artık, dayanamıyorum, gir içime!” diyordu. Ben de yarağımı amına olanca hızımla soktum. Ilkin, “Ohhhhh!” diye bir feryat attı, peşinden da çıldırmış benzer biçimde inlemeye başladı. Birkaç kez yerleştirip çektikten sonrasında Banu tekrardan boşaldı ve “Oktay abi, mahvettin bitirdin beni! Sınıri sen de boşal da, gidelim, geç kaldık!” dedi. “Henüz dur bakalım, nereye gidiyoruz? Senin o hasta olduğum götünü de sikmeden şurdan şuraya gitmiyoruz!” dedim.
Banunun saf saf yüzüme bakışından anladım ki, Banu götünü asla siktirmemiş. Telaşlandı, “Iyi mi olacak ki ordan?” dedi. “Sen o işi bana bırak, hadi otomobilden inelim!” dedim. İndik otomobilden, Banunun ellerini arabanın kaportasına dayadım, belinden bastırıp götünü arkaya çıkardım ve arkasına geçip eteğini beline topladım. Ilkin güzelce bir götünü yaladım, sonrasında da yarrağımı götüne dayadım. Bastırdım. Başı girince, “Oktay abi oldukça ağrıyor, ne olursun çıkar!” dedi. Kim dinler? “Şşşşşt, sessiz ol aşkım, azca kaldı, sık dişini birazcık, bitti!” deyip birdaha yüklendim. Yarısını sokmuştum götüne. Birkaç kez yerleştirip çektikten sonrasında götü alıştı, artık altına kadar köklüyordum…
Banunun asla sikilmemiş daracık götünü sikmek okadar zevkliydi ki, saatlerce sikebilirdim. Ancak daha 10 dakika sikmeden, “Oktay abi ne olursun boşal artık, her yerim uyuştu, dizlerim tutmuyor!” diye yalvarınca, hızlandım ve götüne boşaldım. Yarağımı götünden çekince, Banunun götünden osurukla beraber döllerim dışarı püskürdü. Çabuk kağıt mendille temizlendik ve toparlanıp yola devam ettik.
3 yıldan beri Banu ile fırsat buldukça halen sikişiyoruz.